Ulusal Bağımsızlığın Tek Deva Olduğuna Karar Verilen Sivas Kongresi’nde Alınan Kararlar ve Sonuçları

Asırlarca süren Osmanlı İmparatorluğu’nun dünya hakimiyeti maalesef önce sallandı, en sonunda da Birinci Dünya Savaşı ile son buldu. Mondros Mütarekesi ile birlikte topraklarımız fiilen işgal edilmeye başladı. Elbette Türk Milleti buna karşı koydu ve yerel ayaklanmalar başladı. Ancak bu yerel ayaklanmalar Sivas Kongresi yapılana kadar bir milli mücadeleye dönüşmedi.

Sivas Kongresi işte bu yüzden önemli çünkü o güne kadar işgalcilerden rahatsız olan ancak bir türlü ortak paydada birleşememiş Türk milleti ortak bir karar aldı; manda istenmiyordu. Mustafa Kemal Paşa başkanlığında toplanan Sivas Kongresi tarafından alınan kararlar sonucunda meclisin kurulma yolu açıldı ve daha da önemlisi işgalcilere karşı birlikte mücadele edecek milletin ilk kıvılcımları parladı.

Türk milleti direniyordu ama örgütlü değildi:

Birinci Dünya Savaşı yapıldı, Osmanlı kaybetti ve 30 Ekim 1918 tarihli Mondros Mütarekesi ile fiilen devletin varlığı sona erdirildi. Bunun üzerine Mustafa Kemal Paşa Samsun’a çıkarak milli mücadele yolundaki ilk adımı attı. Yerel değil, ulusal bir birlik istediği için ilk olarak 23 Temmuz – 7 Ağustos 1919 tarihleri arasında Erzurum Kongresi’ni topladı ama yeterli değildi.

Erzurum Kongresi’nde elbette önemli kararlar alınmıştı ancak bunlar yerelden alınmış ulusal kararlardı. Mustafa Kemal Paşa biliyordu ki bu tür kararlar uygulanamaz. Bu nedenle Anadolu’daki tüm illerden temsilcilerin geldiği bir kongre daha yapmaya karar verdi. Zaten Erzurum’da bir tür hükümet görevi gören Temsil Heyeti toplanmıştı, bunun genişletilmesi gerekiyordu.

Amasya Genelgesi ile milli bir çağrı yapıldı:

Mustafa Kemal Paşa Erzurum Kongresi’nin genişletilmesi gerektiğini aslında daha kongre yapılmadan bildiği için 21 – 22 Haziran akşamları yaveri Cevat Abbat Bey’e bir bildiri yazdırdı. Bugün Amasya Tamimi yani Amasya Genelgesi olarak adlandırılan bu metin bir tür ihtilal bildirisi niteliği taşır.

Amasya Genelgesi’nde ilk kez ulusal egemenlikten bahsedilir. Mustafa Kemal Paşa’nın 9. Ordu Müfettişi sıfatıyla imzaladığı bu belgede özetle ülkenin elden gittiği ve bir an önce o zaman için en güvenli il olan Sivas’ta milli bir kongre yapılması söyleniyordu. Her ilden halkın güvenini kazanmış üç temsilcinin Sivas’ta yapılacak kongreye katılması duyuruldu.

Tüm temsilciler canlarını hiçe sayarak Sivas’a doğru yola çıktılar: 

Fiilen işgal edilmiş bir ülkenin topraklarında hain olarak görülen bir grup vatan sevdalısının yola çıkıp da Sivas’a gelmesi hiç kolay değildi. Hatta o dönem Sivas topraklarında bile Fransız askerler vardı. Bir yandan işgalci yalakası valiler İngilizlere istihbarat veriyor ve kongreye katılacak delegeleri engellemeye çalışıyorlardı. 

Hazırlıkları yapan Sivas valisi Reşit Paşa, birkaç kez Mustafa Kemal Paşa’ya kongrenin başka yere alınmasını bile söylemişti ama karar değişmedi. Sivas’a gelen delegeler olduğunu duyan Mustafa Kemal Paşa 29 Ağustos günü Erzurum’dan yola çıktı ve 2 Eylül günü Sivas’a vardı. Otomobilini büyük bir kalabalık sevinçle karşılayınca doğru bir karar verdiğini anladı.

En sonunda Sivas Kongresi toplandı:

Sivas Kongresi büyük zorluklar sonunda 4 Eylül 1919 tarihinde Sivas Sultani binasında toplandı. Kongreye katılan delege sayısı kaynaklarda 28, 35, 48 gibi farklı sayılarla anlatılıyor. Bunun nedeni her ilden delege gelmemesi ve her delegenin de aynı gün kongreye katılamaması. Hatta bu nedenle Mustafa Kemal Paşa yanındakilerden bazılarını il delegesi olarak atamıştır. 

4 Eylül – 11 Eylül 1919 tarihleri arasında yapılan Sivas Kongresi’nde sekiz birleşim oldu. Elbette kongreyi Mustafa Kemal Paşa açtı ve oy birliğiyle de kongre başkanı seçildi. Kongreye katılan her bir delege millete, devlete, dine hizmet edecekleri ve burada politika yapmayacakları üzerine yemin etmiştir.

Kongrede her konu hakkında detaylı tartışmalar yapıldı:

Sivas Kongresi açık bir şekilde Türk milleti adına kararlar alacağını duyurmuştu. Erzurum Kongresi’nde alınan kararlar burada yeniden masaya yatırıldı çünkü ulusal karar alınması isteniyordu. Özellikle manda konusu üzerinde uzun tartışmalar yapıldı. Hatta İsmail Hami Bey Amerikan mandasının kabul edilmesi gerektiğine dair bir teklif bile sundu. Tabii reddedildi.

Ali Fuat Paşa Umum Kuva-yı Milliye Komutanı olarak atanırken Temsil Heyeti de yeniden oluşturuldu. Temsil Heyeti’ne bu kadar önem verilmesinin nedeni, Osmanlı Devleti’nin resmen dağılması durumunda bu heyetin başa geçecek olmasıydı. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Sivas Kongresi’nde kurulmuştur. İrade-i Milliye gazetesinin çıkarılmasına da yine burada karar verilmiştir.

Sivas Kongresi sonucunda alınan kararlar:

  • Mondros Mütarekesi’nin imzalandığı dönemde çoğunluğu Müslüman olan toprakların ayrılması ve bölünmesi söz konusu bile olamaz.
  • Kuva-yı Milliyeyi amil ve irade-i milliyeyi hâkim kılmak esastır çünkü Osmanlı’nın ve milli bağımsızlığın sağlanması ancak böyle mümkündür.
  • Aydın, Manisa ve Balıkesir cephelerindeki Millî Mücadele yapıları örnek alınarak topraklarımızda kurulacak Rum ve Ermeni devletlerine karşı çıkılacak.
  • Topraklarımızda yaşayan tüm gayrimüslimlerin hakları korunacak fakat sosyal ve siyasi dengeyi bozacak haklar verilmeyecek.
  • Osmanlı hükümetinin ülkeyi terk etmesi durumunda hilafeti ve saltanatı korumak için gerekli tüm tedbirler alınmıştır.
  • Mondros Mütarekesi’nin imzalandığı dönemde çoğunluğu Müslüman olan topraklar üzerindeki her türlü girişimin terk edilmesini bekliyoruz.
  • Bağımsızlığımıza karşı çıkmadığı ve istila emeli beslemeyen her türlü dış yardıma açığız.
  • Hükümetimiz şahsi kararlarla değil, milli irade ile yönetilecektir.
  • Tüm milli hareketler Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adı altında birleştirilmiştir.
  • Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’ni yönetmek için Temsil Heyeti seçilmiştir. 

Sivas Kongresi neden bu kadar önemli?

Sivas Kongresi ile birlikte artık resmen milli mücadele başlamış oldu. Her türlü mandanın reddedildiği ve tek çözümün milli bağımsızlık olduğu tüm dünyaya duyuruldu. Daha sonra millet meclisine dönüşecek Temsil Heyeti burada şekillendi. Dahası, yıllar sonra kurulacak cumhuriyetin bile aslında ilk adımı burada atıldı. 

Türk milli mücadelesinin resmen başladığı görüşme olan Sivas Kongresi ne zaman yapıldı, sonuçları nelerdir, hangi kararlar alındı, önemi nedir gibi merak edilen soruları yanıtladık. Gördüğünüz gibi ‘Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.’

Kaynaklar: Atatürk Ansiklopedisi, İslam Ansiklopedisi, Hacettepe Üniversitesi

Yorum yapın